Tezler Literatür: Hukuk Kitapları, Makaleler & Tezler

Maddesi uyarınca kurumların ödeyeceği vergilerin matrahları için de geçerli olmaktadır. Maddesine göre serbest meslek kazancı olarak vergilendirileceğini ileri sürmüştür[13]. Bu görüş uyarınca serbest meslek kazancı olarak kabul edilen kumardan elde edilen gelirin KDV Kanunu’nun 1/I. Yeniden Refah iktidarında, Doğu ve Güneydoğu illerinde kenevir ekimi için gerekli kanunların çıkarılması ve devlet kontrolünde ekimi ve hasatı sağlanacaktır. Kenevirin üretimi ve satışı, dünyanın bazı ülkelerinde tamamen yasaklıdır. Türkiye de kenevirin yasaklı olduğu ve uyuşturucu sınıfında yer aldığı ülkelerden biridir. ABD’nin politikalarına göre şekil alan kenevir bitkisi birçok üretim alanında yaramakla birlikte ciddi bir ekonomik getiriye sahiptir. Kenevirin hem çevreye faydalı olması hem de kâğıttan petrokimya sanayiine kadar çok çeşitli üretim alanları için hammadde olması gibi önemli faydaları söz konusudur. Bir dönüm kenevirin, 25 dönüm orman kadar oksijen üretmesi, dört dönüm ağaca eşdeğer kâğıt çıkarması, 8 kez kâğıda geri dönüşmesi ve petrokimya ürünlerinde, petrole alternatif hammadde olması, ilaç ve kozmetik sanayiinde kullanılması gibi faydalı özellikleri bulunmaktadır.

Hekimlerimizi hastalarımıza hızla bakmayı bir bakıma mecbur kılan bu uygulamaları terk ederek, eşit işe eşit ücret uygulamasını getireceğiz. Sağlık turizmi desteklenecek ve ülkemizin bu alanda markalaşması sağlanacaktır. Diyaliz hastalarının hizmet alacağı oteller oluşturularak, sağlık turizmi desteklenecektir. Birinci, ikinci ve üçüncü basamak sağlık kuruluşları arasındaki ilişkileri güçlendirerek, birinci basamakta bakılabilecek hastaların, hastanelere doğrudan başvurma oranları düşürülecek, hastanelere kapasitelerinin üzerinde hasta başvurularının önüne geçilecek, uzman hekimlerin pratisyen hekim gibi çalışması sorunu çözüme kavuşturulacaktır. Böylece yoğunluk nedeniyle kısalan hasta muayene süreleri uzatılacak ve tanıda yanılma oranları düşmesi sağlanacaktır. Genellikle yöresel farklılıklar dikkate alınmaksızın ülkemizin her yanında standart hizmet verilmeye çalışılmaktadır.

  • Buna göre; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı tarafından, Yargıtay ceza dairelerinden birisinin kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek, ilgili kararın Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nda değerlendirilmesi için “olağanüstü itiraz” yoluna başvurulabilmektedir.
  • Bu süreçte, karşılaştığımız en sık sorular ise “ Boşanma davasını nerede açmalıyım?

Transseksüeller için aranacak olan bu şartın hermafroditler açısından aranması birtakım sakıncalar doğurur. Gerçekten de, hermafrodizm tanısı henüz ergenliğe ulaşmadan konulabilir. 40 kapsamında değerlendirilmesi halinde bu kişilerin onsekiz yaşına kadar beklemeleri ve onsekiz yaşını doldurduktan sonra mahkemeden izin almaları sonrasında cerrahi müdahalenin gerçekleştirilmesi sonucunu doğurur ki, bu durumun hermafroditler açısından insan hakları ihlali olacağı kaçınılmaz bir sonuçtur. Bu durumda artık gerçek kişilerin Hazine Müsteşarlığı’ndan aldığı izin sayesinde ödünç para vererek faiz elde etmesinin imkanı kalmamıştır. Yasal sınırlar dışına çıkarak faaliyetlerine devam eden kişiler ile ilgili olarak söz konusu Kanun’un 46. Maddesinde; “Bu Kanuna göre alınması gereken izinleri almaksızın finansal kiralama, faktoring ve finansman faaliyetlerinde bulunan kişiler, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Bu suçun yararına olarak işlendiği tüzel kişi hakkında tüzel kişilere özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur. Ayrıca, bu suçun bir iş yeri bünyesinde işlenmesi hâlinde bu iş yerlerinin bir aydan bir yıla kadar, tekerrür hâlinde ise sürekli olarak kapatılmasına karar verilebilir.” hükmüne yer verilmiştir.Diğer taraftan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 241. Maddesinde, “kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para veren kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır” hükmü yer almaktadır. Bu maddeye göre bir kere bile olsa kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesi tefecilik sayılmıştır. Ceza Muhakemesi Kanunu m.174’de düzenlenen iddianamenin iadesi sebepleri, sınırlı sayıda düzenlenmiştir. CMK m.174’e göre; CMK m.170’e aykırı olarak düzenlenen, suçun sübutuna doğrudan etki edecek mevcut bir delil toplanmadan, önödemeye, uzlaştırmaya ve seri muhakemeye tabi olup da, bu usuller işletilmeksizin, soruşturulması veya kovuşturulması izne veya talebe bağlı olan suçlarda, izin veya talep olmaksızın düzenlenen iddianame cumhuriyet başsavcılığına iade edilecektir.

Yargı Paketiyle, çeşitli kanunlarda önemli değişiklikler yapılması amaçlanmaktadır. Bu çalışmada; özellikle sayılı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu, 6102 sayılı Ticaret Kanunu, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ve 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu’nda yapılan önemli değişiklilerin belirtilmesi ve bazı sorunlu konuların ortaya koyulması amaçlanmıştır. Bu mevcut otoriteler teoride tüketicileri korumak için yeterli görünse de, kripto alım satım sisteminde endemik görünen dolandırıcılık seviyesi ve New York gibi birkaç eyalet dışında, özellikle kripto işlem suiistimallerini hedefleyen belirli kriptoya özgü yasaların olmaması göz önüne alındığında, pratikte onları korumak için yeterli olmayabilir. Eyalet yasama organları ve Kongre, yeni sistem altındaki tüketici etkilerini yakından izlemeli ve endüstri geleneksel finansal hizmetlerden ayrıştırıldığında (separation) bile büyümeye devam ederse, kripto alım satımına özgü hedefli tüketici korumaları eklemelidir. Bu yazının kapsamı dışında kalan ilginç bir konu, devlet kumar yasalarının kripto işlemlerini kapsayacak şekilde yorumlanıp genişletilemeyeceği veya genişletilip genişletilemeyeceğidir.

Çünkü yürürlük maddesi dahil beş maddeden oluşan Tasarıda, genel hükümlere yer verildiği, ayrıntıdan uzak durulduğu ve özellikle işlenen suçlarla ilgili ne yapılacağı hakkında herhangi bir düzenlemenin bulunmadığı görülmektedir. Tehcir Kanunu (Sevk ve İskan Kanunu), 27 Mayıs 1915 tarihinde savaş halinde olan Osmanlı İmparatorluğu’na karşı gelenler hakkında askeri birlikler tarafından gerekli tedbirlerin alınması amacıyla kabul edilen bir kanundur. Asıl adı, “Savaş Zamanında Hükümet Uygulamalarına Karşı Gelenler Hakkında Asker Tarafından Uygulanacak Önlemlere Dair Geçici Kanun” olup, 1 Haziran 1915 günü Resmi Gazete’de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe girmiştir. Somut olayın koşullarını detaylı şekilde değerlendiren ve istisnai nitelik taşıyan bu kararın dikkatli değerlendirilmesi isabetli olacaktır. TCK m.247’nin gerekçesinde; zimmet suçunun oluşabilmesi için, suç konusu şeyin “amacı dışında kullanılması” ibaresine yer verilmiş ve “zimmete geçirme” fiilinin bu yolla gerçekleşebileceği öngörülmüştür. Örneğin idarenin verdiği bilgisayarı, konutuna (kendi egemenlik alanına) götürüp UYAP üzerinde karar yazmakta kullanan veya başka amaçla kullanan kamu görevlisi zimmet suçu işlemiş sayılamaz. Bu fiilin, TCK m.247/3’de yer alan malın geçici bir süre kullanıldıktan sonra iade edilmesi halini düzenleyen “kullanma zimmeti” sayılıp sayılmayacağı tartışılabilir. Ancak malın amacı dışında ve şahsi nedenlerle yerinden götürülüp bir süre kullanıldıktan sonra iade edilmesi suretiyle işlenen zimmet, “kullanma zimmeti”  suçu sayılır. İnfazın hükümlünün istemi üzerine ertelenmesi müessesesi, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 17.

Gizli tanığın savunmanın yokluğunda uygun görülecek harici bir celsede dinlenmesi ile gizli tanığa sorulması istenen soruların önceden hazırlanıp Mahkemeye sunulması; İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi m.6/3-d ve Anayasa m.36/1’e aykırı olup, “silahların eşitliği” ilkesinin ve tanığı sorgulama hakkının ihlal edilmesi anlamına gelmektedir. Bu şekilde elde edilen gizli tanık beyanı; hukuka aykırı hale gelecek olup, Anayasa m.38/6, Ceza Muhakemesi Kanunu m.206/2-a ve m.217/2 gereğince hukuka aykırı elde edilen bu delilin dosyadan çıkarılması ve yargılamada esas alınmaması gerektiği tartışmasızdır. Avukatın, avukatlık veya Türkiye Barolar Birliği veya Baro organında üstlendiği görevinden doğan veya görevi sırasında işlediği iddia edilen suçlardan dolayı, soruşturma ve kovuşturma yapılması, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 58 ila 60. Maddelerinde öngörülen özel usule tabi tutulmuş olup, Kanunun “suçüstü hali” başlıklı 61. Çözüm sürecinde sorumlulukların bertaraf edilmesi ile ilgili hukuki alt yapı oluşturulması konulu kanun çalışması, “Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesin Dair Kanun Tasarısı” adı ile Hükümet tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na sunuldu. Bu Tasarı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde genişleyebilir, yeni hükümler Tasarıya eklenebilir.

Yaklaşık 30 yıl aralıksız çalışan ve binlerce kişiye ekmek kapısı olan Şeker Fabrikaları kapatılmış ya da özelleştirilmiştir. Bu süre zarfında şeker pancarına konulan kota uygulaması da üretimi azaltıp ülkemizi dışa bağımlı hale getirmiştir. Yaklaşık 10 yıldır atıl duran veya düşük kapasite ile çalışan bu fabrikaların yeniden faaliyete geçirilmesi için acil eylem planı hazırlanacaktır. Buna bağlı olarak çiftçiler destekleyecek ve zirai kotaları kaldıracağız. Ülkemizin her alanda gelişmesi için emek harcayan ve kamunun yaptığı önemli projeleri yöneten ve önemli riskler üstlenen kamu mühendislerimizin maaş ve özlük haklarını revize edeceğiz. Kamu mühendislerinin gelirlerini, kamuda kendilerine denk olan hakim, savcı ve doktorların seviyesine yükselteceğiz. Güvenlik korucularımızın özlük hakları detaylı bir şekilde revize edilecek, öğrenim dereceleri arasında 1 derece farkın olması sağlanacak, derece ve kademe hakları verilecektir.

Bu ihtiyacı karşılamak üzere, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerimizin gelecek KPSS öğretmen atamalarındaki kontenjanlarını, kamudaki ihtiyacın (açık oranın) en az %70’ini karşılayacak şekilde belirleyeceğiz. Okullarda başarı değerlendirme sistemi not odaklı değil, ürün odaklı olacaktır. Öğrenciler hayatın her alanında yenilikler yapmak, teknoloji üretmek, sanat eserleri ortaya koymak için çalışmalar yapacak ve bu amaçlara uygun sınavlara gireceklerdir. Gençlerimiz ezberledikleri bilgi miktarına ve sınavlardan aldıkları notlara göre değil, o dersin bilgilerini kullanarak bir eser üretip üretmediklerine göre değerlendirileceklerdir. Böylece çocuklarımız ve gençlerimiz derslerine sınavdan geçmek için değil, kendilerine ait olan ve gerçek hayatta sorun çözen projeleri ve eserleri üretmek için çalışacaklardır. Yeni Milli Eğitim Sistemiyle çocuklarımızın ve gençlerimizin büyük hedeflere ulaşmaları için onlara her türlü desteği vereceğiz. Özel eğitime ve rehabilitasyona ihtiyacı olan evlatlarımızın, haftalık ders saatlerinin artırılmasını sağlayacak, eğitime erişim hakkına ilişkin toplumsal farkındalık çalışmalarını yaygınlaştıracak ve ayrımcılığa karşı gerekli önlemleri alacağız. Okul öncesi eğitim dönemi, çocukların ilkokula hazırlandığı, ihtiyaç duyacakları temel bilgilerin paribahis giriş olarak basitçe öğretildiği bir dönem olacaktır. Çocuklarımıza milli ve manevi değerlerimizin erken yaşta kazandırılması da okul öncesi eğitimin temel amaçlarından olacaktır. Bu okullarda, toplumun örf ve adetlerine uygun, ortak değerlerimizin öğretildiği yeni bir program uygulanacaktır. Bu eğitim dönemi mecburi olmayacak, ancak devlet bu konuda ailelere yardımcı olmak için her türlü tedbiri alacak ve destekleyecektir.

İhlallerin yapısal sorundan kaynaklandığını belirten mahkeme, “pilot karar usulü” uygulayarak “yapısal sorunun çözümü” için bu durumun TBMM’ye bildirilmesine hükmetti. Mahkeme, aynı konuda yapılan ve karardan sonra yapılacak başvuruların incelenmesini de kararın Resmî Gazete’de yayımlandığı tarihten itibaren bir yıl süreyle ertelenmesine karar verdi. Maddesinde yer alan düzenleme ile; kişi hürriyetlerinin, idarenin keyfi işlem ve eylemleri ile kısıtlanması engellenmeye çalışılmaktadır. Vergi yasalarında da hürriyeti bağlayıcı cezalar öngörülebileceği düşünüldüğünde, vergilendirme işlemlerine bağlı olarak verilecek mahkeme kararlarıyla da kişi hürriyeti ve güvenliğine tecavüz edilmesi mümkün olabilecektir. 3444 sayılı Kanun’un düzenlemesinde cinsiyet değişikliği ameliyatı için herhangi bir maddî şart aranmamıştır.

Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan ülkemizin, tüm turizm unsurlarını tespit etmek üzere kapsamlı kültür envanterini çıkaracağız. Bu envantere göre ülkemizdeki kültür ve sanat varlıklarının takibini yapacağız. Ülkemizde bulunması gereken ancak bir şekilde yurtdışına çıkarılmış olan tarihi varlıklarımızın, uluslararası hukuktan kaynaklı haklarımızı kullanarak ülkemize dönüşünü sağlayacağız. Müzik eserleri ile ilgili yeni bir telif yasası yapacak, böylece sanatçılarımızın hayatlarını hak ettikleri gibi idame ettirebilmelerini ve yeni eserler üretebilmeleri için kaynak sağlamalarını destekleyeceğiz. Bütün anonim eserler tespit edecek, telif gelirlerini kültür ve sanat çalışmalarını desteklemek üzere kullanacağız. Ayrıca sanatçılarımızı, SGK sistemine dahil ederek, sosyal güvencelerini temin edecek ve emekli olabilecekleri bir sistem oluşturacağız. Ülkemizin sanat ve sanatçı envanterini çıkartmak üzere çalışmalar başlatacak ve yerelden başlayarak tespit komisyonları oluşturacağız. Hastalarımızın tedavileri için ihtiyaç duyduğu ilaçların sürekli temini sağlanacak olup, bu ilaçların yerli ve milli kaynaklarla üretilmesi teşvik edilecektir. İlaç Takip Sistemi geliştirerek, vatandaşlarımızın ihtiyacından fazla ilaç tüketerek yeni sağlık sorunları yaşamalarını önlemek, ilaç kullanımında tasarrufu sağlamak ve narkotik ilaçlardan inşalarımızı korumak için gerekli tedbirleri alacağız. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da kapatılan şeker fabrikalarının revize edilip tekrar açılmasını sağlayacağız.

Leave a Comment

อีเมลของคุณจะไม่แสดงให้คนอื่นเห็น ช่องข้อมูลจำเป็นถูกทำเครื่องหมาย *